-
1 toprağa bakmak
смотре́ть в моги́лу -
2 toprak
1. озвонч. -ğı1) земля́killi toprak — гли́нистая по́чва
2) су́шаtoprağa ayak basmak — ступи́ть на зе́млю; сойти́ на су́шу
3) страна́; террито́рияtoprak bütünlüğü — территориа́льная це́лостность
4) земля́, земляно́й уча́сток2. озвонч. -ğıköylüye toprak dağıtmak — раздава́ть зе́млю крестья́нам
земляно́й, гли́няныйtoprak dam — земляна́я кры́ша
toprak kap — гли́няная посу́да
toprak pipo — гли́няная тру́бка
toprak taban — земляно́й пол
••- toprağı çekmiştoprak paklar — погов. моги́ла очи́стит ( скверного человека)
- toprağa düşmek
- toprak olmak
- toprağa vermek
- toprağına ağır gelmesin!
- toprağı bol olsun!
- toprak doyursun gözünü!
См. также в других словарях:
toprağa bakmak — ölümü yakın görünmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
gözü toprağa bakmak — ölmek üzere olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
toprak — is., ğı 1) Yer kabuğunun, toz durumuna gelmiş türlü kütle kırıntılarıyla, çürümüş organik cisimlerden oluşan ve canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü Kara toprak. Kireçli toprak. Killi toprak. 2) sf. Yer kabuğunun bu bölümünden yapılmış… … Çağatay Osmanlı Sözlük
göz — is., anat. 1) Görme organı 2) Bazı deyimlerde, görme ve bakma Gözden geçirmek. Gözden kaybolmak. Göz önünde. Gözü keskin. 3) Bakış, görüş Bu sefer alacaklı gözüyle baktım. 4) Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak Asıl felaket bu pınara sırt… … Çağatay Osmanlı Sözlük